İnsanın Vahşi Doğasına Karanlık Bir Yolculuk
Uygarlık kavramı, aklın özgürleşmesiyle erişilen, vahşiliğin ve barbarlığın bir kademe üstü, aydınlanmacı bir toplumsal durumu işaret eder. Wilhelm von Humboldt, 1836 tarihli Dil Üzerine...
Bir zamanlar “Naile Turhan” vardı!
Küçücük evimizdeki kocaman kitaplığın emektarını tam bir yıl alıkoyan arkadaşıma hala kızgınım. “Çalıkuşu” idi emektarın adı. Aile büyüğü. O, kitaplığımızda hep vardı; sonradan gelmemişti....
Klinikten Ütopyaya Kaçış: Balık İzlerinin Sesi
Balık İzlerinin Sesi, Buket Uzuner’in 1992 yılında yayımlanan postmodern özelliklere sahip romanıdır. Bu eseri sadece postmodern olarak nitelendirmek esere yapılabilecek büyük bir kötülük olup,...
Rulfo’dan ufak çaplı bir destan: Pedro Paramo
I
Gabriel Garcia Marquez, Juan Rulfo’nun kitabıyla tanışma hikâyesini şöyle anlatır: bir akşam arkadaşım yanıma, ziyarete gelmişti. Eve girdiğinde önüme bir kitabı atarak şöyle dedi:...
Keşke Bugün Kendimle Karşılamasaydım ya da Bir Kendim’e Sahip Kalabilseydim
“Salı tam onda, cumartesi tam onda, perşembe tam onda…” Çağrılısınız.
“Salı tam onda, cumartesi tam onda, perşembe tam onda...”
Tam onda. Çağrıldınız. Ve bu çağrılı olma...